10 Aralık 2014 Çarşamba

LEGO HİKAYELERİ








Lego deyip geçmeyelim
Orada bir duralım
Neden mi?
Çocukların kendi kendilerine oyun oynarken gözlemlenmesi işin en eğlenceli tarafı diyebilirim
Oyun oynarken neler konuştuğunu dinliyorum...
Bu sayede öğrenmek istediğim bir çok durumu tek çırpıda basit bir yolla elde edebiliyorum
Bizim oğulcuk Ateş çok seviyor lego oynamayı..1,5 yaşından beri evde küçük legolar vardı..
Şimdilerde ise, işi büyüttü ve yaratıcılık devreye girdi...

Yaptığı her bir parçayı benim için hazırlıyormuş..her bir parçaya bir çiçek lego ekliyor:) aslında işin en büyük hazzı burada..bunu duyuyor ve ufak ufak o anda eriyorsunuz:)
Sonra iç ses baloncuklarıyla evde bir o yana bir bu yana
"Romantik olacak canım belli"
"Ay kız arkadaşına da böyle şeyler yapacak"
"Evet büyüyecek" gibi yaftalar da cabası
Neyse konuyu dağıtmadan

Bu parçanın bana hikayesini anlattı ve ben de ne eksik ne fazla aynen paylaşıyorum


Soldaki ilk kapıdan giriş varmış, üst kat pastaneymiş, pastalar kekler pişiriliyormuş ve koku duyarmış..arkadaki pencerenin olduğu yer hayvanların yaşadığı evmiş. Ama o kapı değilmiş kesinlikle pencereymiş:) maymun üst kattan zıplayıp, muz ararmış...kahverengi yemek yeme kabında ayının ve köpeğin yemeği varmış...yemekler sağlıklıymış. Dişlerini fırçaladıkları için çürümemiş:)

Şimdilik Ateş den bu kadar

Bu seri devam edecek:)

Var mı sizin de lego hikayeleriniz...

Mutlu bir gün olsun

Müge

27 Kasım 2014 Perşembe

HERKESE HEDİYE + 1 KİŞİYE DAVETİYE - ANNELER SNOWPARKTA










Bu hafta sonu sevgili Hassas Anne Ece' ' nin davetlisi olarak #annelersnowparkta etkinliğine eşim ve ateşböceğimle birlikte katıldık. Girişte etkinliği düzenleyen Luna Organizasyon Hale Hanım' ın sıcak karşılamasıyla içimiz ısındı.
Canım Ece ve Luna Organizasyona çok teşekkür ederiz.





































Snowparka girmeden önce, yaş gruplarına göre kar kıyafetleri, bot, eldiven veriliyor. İlave olarak kask da güvenlik açısından düşünülmüş bir detay.


Ateş böceğim çok eğlendi. Birlikte kar topu oynadık, kaydık, kardan adamla fotograflar çektirdik. Kutup ayısının yaşadığı mağaraya girdik. 4 mevsim kar keyfini çıkardıkları bir alan. Kesinlikle çocuğunuz ba yı la cak:)


Şimdi sırada beklenen süpriz....

Tam 3 kişilik Snowpark davetiyesini kazanmak için şartlar:)
* blogumun izleyicisi olmanız
* bu yazının altına adınız ve mail adresinizle birlikte yorum bırakmanız

30 Kasım 2014 tarihine kadar yorum bırakabilirsiniz, sonrasında kazananı açıklayacağım.

Çekilişte kazanamayanlara da hediyemiz var :)
30.Aralık.2014 tarihine kadar www.mugekokluatik.blogspot.com sitemi izleyenler %50 indirimle Torium Snowpark'tan yararlanabilir. İşte bu kuponu yazdırmanız yeterlidir. Kupon ile Snowpark'a gittiğinizde %50 indirim kazanacaksınız.




Davetiye kazananı aynı zamanda Torium AVM de 3 ay için açık olan Kelebekler Sergisi'ni de gezebilecek. %50 indirim kuponu Kelebekler Sergisi'nde de geçerli....



Biz kelebekler sergisine giremedik. Ateşin uykusu geldiği için, fakat en yakın zamanda gideceğiz.






ÜCRET BİLGİLERİ –

SNOWPARK KİŞİ BAŞI GİRİŞ
Hafta içi: 20 TL
Hafta sonu ve resmi tatiller: 27 TL

ANNE+BABA+1 ÇOCUK
Hafta içi: 50 TL
Hafta sonu: 70 TL

ANNE+BABA+2 ÇOCUK
Hafta içi: 60 TL
Hafta sonu: 80 TL
*Giriş ücretine kar botu, mont ve eldiven kullanımı dahildir.
*Her ziyaretçi 20 dakika Snowtubing kullanım hakkına sahiptir. · *Ekstra kullanımlar ücrete tabidir.


Hadi bakalım....çekiliş başladı canlar:)
Sevgiler
Müge


ADRES BİLGİLERİ TORIUM AVM
Saadetdere Mahallesi E-5 Üzeri Haramidere - İstanbul
T: (0212) 699 90 50(0212) 699 90 50
SNOWPARK
Saadetdere Mahallesi E-5 Üzeri Haramidere - İstanbul
T: (212) 6996970(212) 6996970



23 Ekim 2014 Perşembe

TAŞINMA, MUTLULUK HALLERİ, HARELER





Aslında bazen bir simit bir çaydır isteğin
Sakin, salaş, köhne bir yerde oturup iki kelam içini kağıtlara akıtmak istersin
Nicedir unuttum mutluluk hallerini
Hatırlamalı
Unutmamalı
Daima şükrederek
Işığı hatırlamalı...
Beden öyle bir mucize ki
Gözlerin, kolların, bacakların
Sabahın günaydınları gibi
Bastığın anda güçlüce yere, adımların mutfaktan sızan ışığa götürürür seni...
Bahanedir sabah ilacın
Yutkunurken bir yandan, güneş damlar sağ gözbebeğine, hareli bulutlara takılırsın birden
Gün başlamıştır
Farkında olman yeterdir
Fazlasıyla eksikleri düşünmeden
Sadece o andır
Güneştir
Buluttur
Haredir
Kendimden hasılı heyecanlar içinde
Kıpır kıpır bir merhemdir bugün

Biz taşındık
Taşınırken de yalın olduk
Azaldık
Yenilendik
Tazelendik kendimizce...
Bol ışıklı bir eve geçtik...
Her odası içime güneşi akıtıyor
Her odası umut vaadediyor
Her odasında yeniye yelkenler yol alıyor
Sabah uyandığımda enerjim göğe yükselirken
Dilimdeki şükürler
Çilekli damarlarımdan akıyor akıyor ve eteklerde ziller, karnımda kelebeklerle merhaba dedirtiyor...

Çok şükür
Bin şükür
Bu ev
Bu yenilik
İşte bu benim kabul olmuş duam...
Bu yüzdendir tükenmek bilmeyen umudum, mücadelem

O zaman yenilikle gelsin mutluluk hallerim
Hepimize değsin...uğuruyla daha iyisiyle, daha hayırlı zamanda


Mutluluk, minik meleklere dokunmak, mutfağına da 4 tane kondurmaktır






Mutluluk, ışık hüzmelerinin nereden çıkacağını bilememektir





Mutluluk, eve dönerken, bulutları izlemektir




Mutluluk, bir oğulcuğun kitaplığındaki hayatlardır




Mutluluk, kocadan gelen hoş süprizlerdir





Mutluluk, kısa sürede tamamlanmış tadilattır





Mutluluk, hayal gücüdür..o minicik ellerin neler yarattığıdır #atesbocegim




Mutluluk, ne varsa fazla olan bir güzel süpürmektir





Mutluluk, yulaflı, çikolatalı kurabiyedir...bitter aşkıdır





Mutluluk, bazen kafada baloncuklarla düşünmektir





Mutluluk, dostunun hep yanında olduğunu bilmektir





Mutluluk, ailece yapılan bir pazar kahvaltısıdır...afiyetle şükürle




Mutluluk, kahveyle yapılan küçük kaçamaklardır





Mutluluk, minik ellerle kuşlara yem atmaktır....





Mutluluk, sevgiliyle eşle nadiren de olsa, bir akşam keyfi yapabilmektir





Mutluluk, güzeller güzeli yiğenim Duru meleğimin, köpüklerle dans ettiğini ölümsüzleştirmektir...





Mutluluk, karanlıkta sinema gibi korkuları yenmektir




Mutluluk, bazen de böyle olmaktır:))) hepsi yaşanılası





Mutluluk, gel bak bir elimde gökyüzü var diyebilmektir





Sevgiyle

Müge





26 Eylül 2014 Cuma

3 YAŞA 20 GÜN KALA TUVALET İLETİŞİMİ







Tuvalet eğitimi ile ilgili ( bana göre eğitim değil iletişim) türlü türlü yazılara rastlamak mümkün...yüzlerce kitap var...ben de 1-2 tanesini okudum elbette...

Rehber olması için...

Yanlış davranmamak adına

Doğru bir yol izlemek için

Çünkü genel olarak yaklaşım biçimi bütün kitaplarda hemen hemen benzer dilde aktarılmış diyebilirim.

2,5 yaşına girmemişti henüz, Ateş hazır bence dedim...kontrol ettim 2 saat bezi kuru, diğer annelerin yazılarını okudum, okul öğretmenleri vs derken kendimce gözlemledim ama hazır değilmiş...bu sefer bir kaka vakası ile karşı karşıya geldik...içinde tuttu ve hiç hoş olmadı...travmatik bir duruma kadar sürüklenmek üzereydi...

Silkelendim
Kendime geldim
Pardon ama
Kendimce okuyan araştıran gözlemleyen bir Anneyim
Kendimce iyi ve bilinçli olmaya gayret ediyor, emek veriyorum
Çocuğumla en çok vakiti ben geçirdiğime göre
Onu en iyi ben anlayabilirim
Mutlaka bazen gözden kaçanlar olabilir, sonuçta bir uzman değilim
Ama anneyim
İyi hisseden
Leb demeden leblebiyi anlayabilen
Bütün anneler gibi öngürülü yanı hep baskın olan
Kitapların hepsini bir kenara bıraktım, aynı şekilde çocuğun hazır çok hazır diyenleri de...

Fakat bir de en önemlisi...istediğin kadar oku...çocuğun hazır hissetmiyorsa..aklında yazılanların genel gövdesini tut ve yola çocuğunu anlamaya gözlemlemeye çalışarak başla dedim kendime..

Sonuçta yaz mevsimi rahat olur denir...
Kim için rahat?
Çocuk için mi?
Biz anneler için mi?
Daha az kıyafeti çıkardığımızda rahat edeceğimiz için mi?
Elbette ikisi de kulağa rahat geliyor
Ama
Doğaçlama bir süreç işleyecek
Neden mi?
Oğlum için bu bir gelişim evresi...bu merhaleyi atlaması kendi adına büyük başarı olacak
En önemlisi de onun istediği zamanda olacak dedim..
Ve ben ona sadece rehberlik edeceğim
Destekleyeceğim
Başardım büyüyorsun bu gurur verici diyeceğim
Kulağa çok hoş geliyor
3 yaşına girmeden 20 gün kala
"Anne ben bez istemiyorum çişim geldi" dedi.. Zaten evde lazımlık, adaptör ne ararsan var:) biz hazırdık çünkü :)
Çişini yaptı ve bezi çıkardık...çok su içen çocuk olmasına rağmen..bir defa bile gece altına kaçırmadı, çok şaşırdım..evet kasları hazırmış belli ama ya psikolojik hazır hissetme hali...aslolan bu...
Sosyal yaşamımızı hiç etkilemedi çünkü tuvalete gidene kadar rahatlıkla tutabildi...kolaylıkla 1 saat içinde bir gelişim evresini atlatmış oldu...

Ama hala kaka için bez istiyor...tam 3 yaşında..bu da bir süreç kısa sürede geçecektir...

Ozaman hepimize kolaylık diliyorum

Gündeminde tuvalet iletişimi olan annelere selam olsun

Çiş kaka çiş kaka diye kendini yiyip bitirenlere de rahatlık olsun :))))

Sevgiyle

Müge



15 Eylül 2014 Pazartesi

ATEŞ BÖCEĞİ 3 YAŞ PARTİSİ




Oğulcuk 19 Ağustos da doğdu
Ama partisi 1 ay rötarlı oldu
2 yaş doğumgününü parti kıvamında yapmamıştım. Evde bir pasta üflemiştik. Sonra yaklaşık 2 hafta her gün mum üflemişti ateş böceği...

Yaş oldu 3
Daha bilinçli
Daha kararlarını verebilecek seviyede olduğu için 3 yaş partisini yapmak en keyifli iş olacaktı benim için..
Seçimi de kendisi yaptı
En sevdiği kitabı "aç tırtıl" olduğu için kafamda tema belliydi...
Ateşe sordum "sana aç tırtıllı bir pasta yaptırayım mı?" diye
-Yaşasın dedi...
Sonra ona başka sevdiği kitap seçeneği de sundum...en çok aç tırtıllıya ilgi gösterdi...o vakit hazırlıklara başladım..

Sık sık pinterest, biraz aylinden denemeler in 3 yaş partisine baktım, tema da belli zaten doğru tahtakale yolları

Önce çok şık bulduğum ne zamandır partilere renk kattığını düşündüğüm cam musluklu damacanalar ve minik süt ya da meyve suyu şişelerini aldım...





Ne demiştik konsept en sevdiği kitap olan Aç Tırtıl ve yediği meyveler...Ateş böceği de bildiğiniz meyve canavarı..



Şimdi resimler konuşsun biraz...hiç yorulmadım bile hazırlıklar esnasında..zevkle şevkle oluyor...

Pastamızın içi muzlu, fıstıklı çikolatalı... Bahçeşehir de "Mie Pasta" ya yaptırıyoruz her yıl özel gün pastalarımızı ve çok memnun kalıyoruz...



Bilen bilir Ateş' i çikolata, şeker, pasta gibi yiyeceklerden uzak tuttum...alışkanlık kazanmadığı için doğum günü pastasını ben sevmem dedi yemedi...:) hediyelik olarak sadece sağlıklı atıştırmalıklar ı paketleyip, özalitçide bastırdığım kartlarla bağladık



Magnolia puding sevmeyen yoktur sanırım...pastası muzlu olduğu için magnoliaları çilekli hazırladım...kullanatmarket sitesinden sipariş etttiğim kübik kaselere doldurdum...



Özalitçide bastırdığım kitabı anlatan bir bölüm...okuyanlar bilir



Arada kahve molası vermeyi ihmal etmedim...:)
Bu arada yine özalitçiye 3 yaş t-shirt baskısı yaptırttım çok da hoş oldu😄



Limonlu haşhaşlı cupcake lerim...üzerlerine file badem





Üzümler ve çilekten bir tırtıl habask yaratmak istedim:)






Sandalyelere çıkmasını istemedik...boyuna uygun sehpayı önüne koyduk...daha hakim oldu pastasına..bu sahne 152526 tekrarlandı:)))



Burada poz vermek istemediği gayet aşikar:)



Kuzeni Derinoşa pastasını elletmiyor haliyle:)))



Bir günümüz de çok şükür renkli geçti...



Günümüzü renklendiren ailemize teşekkürler

Sevgiyle

Yine yeniden ışıkla :)

Müge


19 Ağustos 2014 Salı

ATEŞ BÖCEĞİNE 3 YAŞ MEKTUBU





Oğulcuk
Ateş böceğim...
Bugün 19 Ağustos
Göğsüme, kollarıma konduğun gün
19 Ağustos 2011 di
Minik
Hafif
Sıcak
Kalbi hızlıca atan
Yumuşacık
Doğar doğmaz kucağımda sustuğun gün
Gün bugün
Gün hep bugün tadında olsun
Hayatıma girdiğinden beri
İçimde birşey ağlamak gibi
Bir ürperti bir heyecan bir sevinç
Gülen yüzüm
Gün ışığım
Beni seçtiğin için daima şükür sebebim
Gece olduğunda ay gibi
Ateş böcekleri gibi ışıl ışıl
Karanlıkta kendini ve çevreni hızlıca aydınlatman gibi
Zaman da bu hızla geçiyor
Aman yürüsün
Aman konuşsun derken
Aslında
Ne çabuk büyüttüğüm olmuşsun
Yaşadığımız her merhalede gücüme güç katan olmuşsun
Meğer kendimi bulmuşum
Meğer değişebilirmişim
Meğer hızlıca 3. basamağa gelmiş minik ayakların
3 sene oldu dünyamıza gireli
Tam 3 sene oldu anne olalı
Gözümde garip bir hipermetrop anneler böyle işte
gözlerimin önünde büyüyen herşeyi küçük sanıyorum
Sanki hep 3 kalacakmışsın gibi...
Benim en büyük "iyikim"
Sen "çok yaşa" emi
Bizimle
Hayatına seçtiklerinle
Kendi kararlarınla
İçinden geldiği gibi
Çünkü ben senin en büyük destekçin olacağım

Zaman tüneli gibi önümden şerit gibi akıyor 3 yıl...

Akarken biraz koltuğa uzanıyorum
Gözlerim kapalı
3 yılda biriktirdiklerimi
10 yılda biriktiremezdim diye fısıldıyorum
Hep böyle kal oğulcuk

Hep sabahları telefonun ucunda bile olsan bugün gibi "anne biz birbirimize günaydın dedik mi" de...

İşte benim ateş böceğim

Kalbi güzel, sevgi kelebeğim

2 yuvarlak çizen biri anne astronot diğeri ateş astronot olan

"Büyüyünce anne sen de astronot ol" diyen

Rüzgar esti diye ağlayan

Sabır taşı bu olsa gerek dediğim anlarda bir gülüşüyle eridiğim

Gidiyorum bak deyip yanyan geliyor mu kontrolü yaptığım

Babaya bırakıp, içi pır pır atan, sonra dayanamayıp, türlü bahanelerle takip ettiğim

Motorun arkasındaki köpüklere hayretler içinde baktıran

Gökyüzünden geçen tüm uçaklara ilk defa görmüşcesine bakakalan

Minik serçenin masadaki patatesi kapıp, kaçmasına dakikalarca kahkaha atan

Denizin dalgasından korkan

Sabah uyanıp, "kuş seslerini dinleyelim" dediğinde gözlerimi ıslatan

Yaralarını öptüren, öpünce geçti derken, kendimi superman zannettiren

Bana sık sık "seni seviyorum" demesi, melodik, romantik, kocaman yürekli oluşuna hayran kaldığım

Adamlar çizdiğim defterine "düz kaş" yaptım diye "bu neden bana kızdı" diyen

Kapı seslerinden ürken

Basit sevgi dolu bir rütinden başka birşey istemeyen

Herşeyi soran aldığı her cevaba inanan

Kendi yörüngesinde dönüp durmaktan sarhoş olan

Kitapları resimli olup, az yazılı olan

Uykusuna "bir zamanlar" denilip, masallarla yollanan

Gökyüzünü, ayı, güneşi, yıldızları, bulutları, yağmurları alt yazısız seyreden

Yürür gibi koşan

Koşar gibi zıplayan

Koşarken sek sek yapabilen

Minik kitap kurdum

Hoşuna gitmediği bir durumda herkesin ortasında hüngür şakır ağlayan

Müzik duyduğunda dans eden şarkı söyleyen

Hayııııır buradan gidelim diye tutturan

Kolayca gülen
Hatta öyle mi dediğimde kahkahalara boğulan

Oyunlarda yalandan yenildiğimde en güçlü kendi olduğunu zanneden

Koşarken düşmeyi düşünmeyen
Düşse de yine koşmaya devam eden

Herşeye neden neden diyen

Herşeye ilk önce hayıııır diyen sonra sabırla dizginlenebilen

En çok özür dileyen

En çok affedilen

Benim kapanmayan avuç içim

İyi ki doğdun oğulcuk

İyiki büyüyor büyütüyorsun oğulcuk

Seni seviyorum!

Annen

16 Temmuz 2014 Çarşamba

HERSEYDEN NEM KAPAN ANNE DIRDIRI





Uzun zaman oldu yazmayalı
İçimi uzun uzadıya dökmeyeli

Günler yeni öğretilerle dolu
Ne gariptir ki kendime notlarım var artık
Bunları unutmayayım diye burada kalsın diye
Dönüp dolaşıp yine bu noktaya geldiğimde içime su serpsin diye bu notlar
Belki de mügenin manifestosudur
Bir annenin manifestosudur
Kim neresinden nem alırsa onun olsun o vakit

Müge...
Bir nevi
İnci çiçeği
Türlü türlü bir çiçek
Koklanamayan türleri de var, koklananları da her ikisi de müge çiçeği nihayetinde

Herkesden hallice
Bazen koklar bazen üflersin bazen teğet geçersin bilirsin zehirlidir, bulaşır
İnsanlar da öyle değil mi?
Ruh kemirenler vardır
İnceden hayata sızmaya çalışır
Farkına vardığın anda
Aman benden uzak dersin
Sepetler kolda
Herkes evine
Herkes kendi yazgısınla başbaşa
Çünkü
Sorun 'o' nundur benim değildir

Derin bir oh çekersin
Hızlı dönüşler, farkına varışlara bir şükür de senden gelir


Rastlantılar, varsayımlar, mutluluklar kadar öfkeler ve arada bir mutsuzluklar da var..

Bak bu sıralar yaz çarptı beni
Herşeyden nem kapar oldum
Tabi eşim daha fazla nasibini alıyor
Başka kim alabilir ki
En doğalı bu değil mi:)
Haklı ya da haksız aradığımdan değil...
Bir yer var ortada buluşsak...
Olamaz mı?
Olabilir...der Mevlana
Aslında doğamız gereği namüsaitiz evcilik oyununa
Kendini özlüyor
Kendinle kalmak istiyor insan
Havadan nefesten varlıklardan nem kapıyor
Tek isteği
Kendinle başbaşa kalmak
Bir off günü
Belki de işlere dalmak
Sonra istememek
Dengeler dengeler
Teraziysen işin bu
Dengede kalmak
Bir sıkıntıyım
Bir dırdırım
Bir mızmızım
Bir kanatlarımla huzurluyum
Bin şükürüm
Bir özgürlüğüm
Bir umutsuz
Bir umutlu
Bin çocuğum,
içimde büyümeyenim
Şimdi sorun kimde
Bende elbette😄
Olur arada bir
"Ben" lerden hallice
Sabahın ilk ışıkları
Kelimeler önümde diz çökmüş
Yaz ve sıcak da çarpmış olabilir
Kendimden kesik kesik melankoli halleri
Severim de aslında

Gelsin o vakit notlarım yer yer özlü sözlerim;

Her işini kimseden birşey beklemeksizin kendin yap..ya da bir çoğunu diyebilirim:)

Beklentiler umutsuzlaştırıyor, yıpratıyor
Kendine daima sor!
Kimin sorunu? Onun mu senin mi? Seninse hemen aksiyon al ve gerçekleştir...

Kendine vakit ayır..
Kendini önemse...
Kendini sev...
Seni senden başka kimse tam anlamıyla senin kadar düşünemez...düşünmez!

Kendini yanlarında iyi hissettiğin insanlarla ol...

Kendi kendine söylenmeyi bırak! Söyleyeceğin bir şey varsa, söylenme, söyle!!! anlamazlarsa yine söyle:)

Herşeye ve herkese rağmen sadece devam et...devam et..istediğin gibi

Yavaşla...tadını çıkar...anın, anların

Daha çok seni seviyorum de...

Daha çok özür dile

Daha çok sarıl sevdiklerine

Her hafta 1 kitap bitirme sözü ver kendine...sözünü tut..oku! Daha çok oku!

Daha çok yaz...yaz ki içine ışık dolsun...bloğuna sahip çık...yenile...kendini, bloğunu herbir parçanı...

Önce sen! önce sen ki sonra Ateş sonra eş ...

Bir "Ohhhhh" çekersin

Ve biter yazın...

Sevgiyle

Müge


- Posted using BlogPress from my iPhone

30 Haziran 2014 Pazartesi

KATILDIĞIM SON ETKİNLİKLER ( SOSYAL ANNELER 1 YAŞINDA VE SHAMBALA CLINIC)



Soma faciasından sonra içimden ne yazmak ne de okumak geldi...

Yazı da yazmadım, çok sevdiğim blogger arkadaşlarımı ve değerli yazılarını da okumadım.



Kalemden uzaklaşınca bir süre kalemi ele almak zor oluyor



Yazmış olmak için de yazamam...içimden gelmeli...en doğru zamanda tüm kalbimle yazmalıyım.



İşte şimdi yazma zamanı...yine yeniden...



Nisan ve Mayıs ayında katıldığım 2 güzel etkinliği geç de olsa paylaşmadan günlük yazılarıma devam etmek istemedim....






SOSYAL ANNELER 1 YAŞINDA










Sevgili arkadaşım Sezen' in Koşuyolunda Bi parti evinde düzenlediği etkinlikte biz anneler çok ama çok eğlendik...sadece biz değil çocuklarımız da parti evinde oyun ablasıyla eğlenceli vakit geçirdiler. Sezen bizi hediyelere boğdu...sosyal anne Sezen' e tatil dönüşü birbirinden kıymetli projeler diliyorum



www.sosyalanneler.net

www.birkadinyaziyor.com



































Etkinliğin sponsor firmaları ve değerli hediyeleri için çok teşekkür ederim.





Sponsor Listesi



www.babycorner.com.tr

www.muratbey.com.tr

www.cyrene.com.tr

www.pinkar.com

www.moova.com.tr

www.tresan.com

www.arbellamakarna.com.tr

www.lansinoh.com.tr

www.biotalab.com

www.englishhome.com.tr

www.cosmed.com.tr

www.abfen.com.tr

www.sacbakim.com

www.bebedor.com

www.durance.com.tr

www.baskilikagitposet.com



DİĞER ETKİNLİK DE;



SHAMBALA CLINIC



Etkinliği çok sevdiğim Sevgili Fatoş düzenlendi.



Fatoş Vayni Şahin

www.yemekevi.tv

fatos@yemekevi.tv

facebook.com/YemekeviTV

twitter.com/yemekevitv

pinterest.com/yemekevitv

youtube.com/user/fvayni

instagram.com/fatosvaynisahin



















Biz annelere her zaman bakım şart...önce bizim mutluluğumuz, rahatımız...kadın olmanın en hali bence annelikte...her anne her koşulda bakımlı olmalı..bize kendi değerimizi hatırlatan bir etkinlik oldu. Sıcak samimi ekibiyle

Maslak Sun Plazaya yolu düşenler bence buradan çıkamayacaksınız.



Etkinlikte neler mi yaptık?



İşte buyrun...



Güzel Anneler Shambala’da Buluştu



Anneler gününe özel SHAMBALA CLINIC etkinliğinde annelik estetiği üzerine konuştuk. Bildiğimiz üzere anne olmak ne kadar kutsal ve mucizevi bir olay olsada kadın bedeni üzerine anneliğin yıpratıcı bir etkiside vardır.

Estetik plastik cerrah olarak ben, DR. Serdar Bora Bayraktaroğlu, kadınların bu yıpratıcı dönemlerini en iyi şekilde geçirmelerini sağlamak amacıyla bu etkinlikte annelerle birlikte annelerin akıllarına gelen bütün sorunlar üzerine ayrıntılı konuştuk.

Annelik sürecinde vücudumuzda oluşan değişiklikler ;

Karın sarkmaları ve çatlaklar ;

Hamilelik sonrası karın bölgemizde hamilelik sürecinde çatlaklar oluşabilir bu çatlaklar özellikle göbek deliğimizin altından başlayıp kasıklarımıza uzanan çatlaklardır. Çatlak tedavileriyle ilgili kesin bir tedavi yöntemi yoktur fakat bazı lazerler (karbondioksit ) ve bazı radyofrekans yöntemleri bu çatlakların görünümünü azaltıp daha az görünür hale getirebilir. Eğer karın bölgesinde hamilelik sonrasında giderilmeyen bir sarkma varsa hastaya karın germe uygulanabilir hasta aynı anda bu çatlaklarından da kurtulmuş olur.

Meme sarkmaları, memede şekil ve hacim bozuklukları ;

Hamilelik döneminde değişen hormanlara bağlı olarak meme dokusu artar ve emzirme sonuna kadar bu artmış meme dokusu devam eder. Emzirmenin bitmesiyle değişen hormonlar meme dokusunda hacim kaybı ve sarkmalar olarak karşımıza çıkar. Sarkmış ve küçülmüş göğüsler için meme askılama ve dikleştirme ameliyatları uygulanabilir , bazı hastalara aynı seansta silikon implant yerleştirilerek kaybolan meme hacmi ve şekli yeniden kazandırılır.

Bölgesel kilolar, selülit ve aşırı yağlanma problemleri ;

Sadece hamilelik ve hamilelik sonrası dönemde değil kadınların her yaş grubunda gözlenebilecek bir problemdir. Bölgesel incelme konusunda bizim yapabileceklerimiz, liposuction-laser lipoliz gibi uygulamalardan yağ yıkıcı –selülit tedavi edici mezoterapilere ve ameliyatsız sonuçlar sağlayan LPG ve lenf drenajı gibi uygulamalara kadar uzanan geniş bir tedavi yelpazesi vardır.

Cilt lekeleri ve sivilce izlerinin tedavi edilmesinde lazerlerin önemi ;

Lekeler … özellikle hamilelik maskeleri denilen hamilelik dönemlerinde oluşan ve sonrasında geçmeyen lekelenmeler için uygun tip lazer ile güzel sonuçlar almak mümkün.

Sivilce izleri ve yara izlerinin yok edilmesi, yüz gençleştirmek artık özel tip lazerlerle çok etkili sonuçlar elde ediyoruz.

Yüzdeki hacim kayıpları ve yaşlanma etkisinin giderilmesinde dolgu uygulamaları ;

Dolgu uygulamaları yada hyaluronik asit uygulamaları yüzde oluşan hacim kayıplarını ve derin kırışıklıkların giderilmesinde etkin bir yoldur. Dolgu uygulamaları ile yüzde elmacık kemiklerinin belirginleştirilmesi, yanak oluğunun yok edilmesi, göz altı torbalarının azaltılması, dudak hacminin arttırılması, dudak üzerinde sigara kırışıklıklarının yok ediilmesi ve hyaluronik asidin yüzde, yüzü yoğun nemlendirmesi ile ilgili uygulamaları kullanılabilir. Hyaluronik asit uygulamaları geçicidir, yüzde uygulanan bu tip uygulamaların geçici olması gerektiğini düşünüyorum, kalıcı dolguları ve kalitesiz dolguları asla uygulamıyorum.

Kırışıklıklar ve botox tedavileri ;

Botox özellikle göz çevresi kırışıklıklarının giderilip daha berrak daha fresh bir göz çevresi etkisi oluşturabileceğimiz mucizevi bir ilaçtır. Amerikada ençok uygulanan cosmetik işlemdir. Doğru doz ve uygulama yapıldığında hastada maske yüz ve şaşkın yüz oluşturmaz. Botox ile doğal, berrak ve fresh bir yüz elde etmek mümkündür.

Gençlik aşıları ve kök hücre tedavileri

Gençlik aşıları ve kök hücre tedavileri son yıllarda gittikçe popülarite kazanan bir konudur.

Bu bir anlamda doku mühendisliği yada hücresel tedavi yöntemidir. Hastadan alınan kanın saflaştırılarak yada hastadan alınan bir deri parçasından üretilen kök hücrelerin tekrar aynı hastanın sorunlu alanlarında kullanılması , kişiye özgü tedavileri gibi düşünülmelidir. Geleceğin cilt yenilenmesi yada gençlik uygulamaları olabilecek umut vadeden konulardır.



Serdar Bora Bayraktaroğlu kimdir?

1980 yılında doğan Dr Serdar Bora Bayraktaroğlu, 2005 yılında Cerrahpaşa Tıp fakültesi İngilizce Tıp Programından mezun oldu. 2005-2011 yılları arasında Plastik Cerrahi Eğitimini Şişli Etfal Hastanesi Plastik Rekonstruktif ve Estetik Cerrahi Kliniğinde tamamlayan Dr Serdar Bora Bayraktaroğlu, aynı klinikte mikrocerrahi ve el cerrahisi eğitimini de tamamladı. 2009 ocak-haziran aylarında California-LA’ da Fasyal Plastik Cerrahi-Enstitute of Facial Paralyses Kliniğinde yüz estetiği üzerine staj yaptı. Dr Serdar Bora Bayraktaroğlu tez konusunu mikrovasküler cerrahi alanında yapmıştır. 2011 yılından günümüze plastik rekonstruktif ve estetik cerrahi uzamanı olarak çalışıyor. Dr Serdar Bora Bayraktaroğlu Türk Plastik ve Reconstruktif Cerrahi Derneği üyesidir. Dr Serdar Bora Bayraktaroğlu antiaging, medikal estetik ve estetik plastik cerrahi üzerine yerli ve yabancı kongreleri takip ederek bu alandaki bilgisini güncellemektedir.





Nice güzel faydalı etkinliklere diyelim



Yine yeniden



Sevgiyle, ışıkla



Müge